Bu Blogda Ara

4 Ekim 2012 Perşembe

Keşke Cihat Duman, Artunç Tunçboyacıgil Olsaydı



Cihat Duman’ın şiir kitabı Kızkardeşleşmek Pan Yayıncılık’tan çıktı. Gerçi önceden çıktı ama ben yeni duyduğuma göre kitap yeni çıkmış demektir. Hazreti İsa’nın çarmıha gerildiğini o günden beri kim öğrense üzülmüyor mu? Üzülüyor. O halde Kızkardeşleşmek Pan Yayıncılık’tan çıkmış demektir.

Cihat Duman ile tanışıklığım çok uzun olmasa bile memleketlerimizin ayrı olmaması ve benim ona bir keresinde yemek ısmarlamam… İlk kitabı Ya da Pişman Değilimden sonra daha derlenmiş, toparlanmış şiirler yer alıyor. Aşırı Türkiye vardı birinci kitapta mesela, şimdi ise Tehlikeli Oyunlar var. Cihat Duman şiiri konuşamadığı için yazdığını söylüyor. Trabzon burmasının bir zengin takısı olduğunu sanırım bilmiyor. [Çünkü Cihat, bizler çeyrek altın çocuklarıyız.] Ve kendi kendine evlenmeyi beceremeyenler diyor bir başlıkta, evlilik programlarında hamile kalıyor. Keşke herkes hamile kalsa.

[Hatırlıyor musun Cihat Dumançığım? Sen Kızkardeşleşmek şiirini Taksim’deki büronda bana okurken ikimiz de çok aşırı biçimde duygulanmıştık. Özellikle bize çay getiren stajer avukat çocuğun sana yalakalık yaptığını fark etmiştim. O çocuğu kov lütfen Cihat. Avukatlar şiirden anlamaz. Stajerler ise mısradan anlamaz. Bak Cihat, burada büyük-küçük işareti yapmak zorundayım. Ben gördüm, iki kitabında da word ile hemhal olmuşsun.]

Avukat > Stajer Avukat > Han Görevlisi > Gece Bekçisi > Taşeron Firmada Çalışan Temizlik İşçisi > Çekirdek Kabukları > İzmarit> Arthur Miller

Kızkardeşleşmek 84 sayfadan oluşuyor. Kitap İstiklal Caddesi’ne, havralara, abdest alanlara, çocuklara ve spikerlere hitap ediyor. Bir kitabın güzelliği sanırım hitap ettiği kesimlerin fazlalığı. Mesela Cihat Duman insanlıktan kurtulup müzik olamayan yerine lir-mir yazsaydı sonu intiharla bitmesi muhtemeldi. Mesela şöyle olurdu: Ağzımdan lir ağlıyorum, gözümden mir geliyor.

Cihat Duman soldan atak geliştirip ceza sahasının içine girmeyi ayıp sayıyor. O yüzden sövecekse 18 yayının solunda sövüyor. Sevecekse maçı durduruyor. Hakemlere itiraz bile etmiyor. Ben diyor şiirde kafama göre hareket ederim. Ediyor ama “kahreden Rabbi’nin adıyla okuyor.”

Altını çizdiğimiz kitaplar sahaflara verilmez, ödünç de verilmez. Onun kitabının satırlarını bir kedi usulca tırmalıyor. Çün bitmiştir, sodyum sülfat, sodyum karbonat.
Kitabı güzel yapan şeylerden biri bize olan yakınlığı. Bizimle hala, teyze, enişte olan her kitap iyi kitaptır. Kızkardeşleşmek bizimle kardeş oluyor, yatağımızı serip yastığımızın altına koyuyoruz. Şeyh Edibali öğüt verirken artık Cihat’ın kitabından istiyor olabilir. Sonrası hayır olsun.          Cinnet iyi değil cennet iyidir.

Not: Başlıktaki Cihat Duman ismini googleda aratırsanız bulabilirsiniz ama Artunç Tunçboyacıgil’i bulamazsınız. Yoktu, uydurdum. Bazı kelimeleri Kızkardeşleşmek’te Cihat Duman uydurmuş. Yakışınca uydurmuş olmazsınız, icat etmiş olursunuz. İcat çok kitapta.

Lirik bir cümle ile poetik yazıma son veriyorum: [Bana 20 TL olan borcunu umarım tez zamanda ödersin. Gözlerinden öperim kardeşim. Erkek kardeşim.]

Bülent Parlak








1 yorum:

  1. onca zaman sonra böyle bir yazı 5n1k...bp verdiğin sözü tut önce

    YanıtlaSil

Keşke bizi de kamyonlara koyup taşısalardı.

Keşke bizi de kamyonlara koyup taşısalardı kavunlara haksızlık oldu. Cadde-i Kebir’e bir damla kan düşmesin diye yapıldığını farz ettiğim ku...