Bildiğiniz üzere bir edebiyat dergisi çıkarmaktayız. İsmi yeniyazı edebiyat dergisi. Kalın bir dergi. Herkese yer var. Ara sıra biz de şiirlerimizi yazılarımızı yayımlarız. Dışarıya açık bir dergi bu dergi. Umumi. Aleni bir mail adresi var. Buraya yazılar şiirler her şey geliyor. Biz onları alıp 9 kişi tartışıyoruz. Oyluyoruz. Eliyoruz. Sonra basıyoruz. Fazla muhatap olmuyoruz insanlarla. Yazınızı aldık dönecez diyoruz. Sonra da yayımlayacaz ya da yayımlayacaz diyoruz. Başka bir muhabbete giremiyoruz. Zaman yok çünkü.
Bu dergi işleri çok çetrefilli karışık ve şiddetli işlerdir. Sattığı da pek yok. Ama inatla basıyoruz bu dergiyi. Ortalama günde 3-4 saat çalışıyoruz. Maaş veren de yok. İletişimde kalıyoruz. İnsanlarla tanışıyoruz. Eşek kadar adam olmuşuz halen bu işlerle uğraşıyoruz. Eşek kadarız ama dinozor değiliz. Dinozor oldukları halde dergi çıkaranlar da var çünkü. (Ben mesela dadını alıp bırakacam, az kaldı.)
Adamın biri var herkes bilir. Anadoluda yaşlı bir şair. Şiiri bi şeye benzemez. Sanırım 6-7 tane de kitabı var. Bu adam bizi yıllardır rahatsız ediyor. Sadece bizi mi? Dergi çıkaran herkes bilir ki bu adam herkesi rahatsız ediyor. Tacizci bir amca. Adı Ahmet. Soyadı Aday. Şair adayı gibi davranan bir yaşlı. Emekli. Dergicilerin (ki yarısı arkadaşımdır) baş belasıdır bu şair. Hastalığını bahane ederek, öleceğinden bahsederek kendini acındırıyor. Ve bunun karşılığında para, ilaç, karı kız istemiyor. İstediği şey şiirinin basılması! Ve derginin ücretsiz olarak adresine teslim edilmesi! Şimdi ben işimi gücümü bırakıp dergi çıkartacağım. Ebem gebe kalacak. Sonra bunun gibilerin adresine (bir paket sigara parasını dergimizden esirgiyen tip) dergi göndereceğim!!?
Son mailinde şöyle bir şeyden bahsetmiş hazret. “Türk edebiyatına mal olmuş (edebiyat da demiyor ha, “yazın” diyor) birisinin şiirlerini oylamak ne kadar doğru.” Sonra devam ediyor “bizim amacımız genç dergilere destek çıkmak” hızını alamıyor ve kitaplarımızı dergimizi adresine istiyor. Tabii öncesinde yeni çıkmış kitabının kitapçılarda olduğunu ve almamızın bize iyi geleceğini de belirttikten sonra.
Türk edebiyatına mal olmuş adamlar bence ortak dergi çıkarsın. Gençleri rahat bıraksın. Kendi aralarında takılsınlar.(Burada Murat Yalçın’ın kitap-lık dergisinde uyguladığı 35 yaş rejimini sevgiyle anıyorum.) Ha benim açımdan iyi bir şair vardır, yaşlıdır ama iyidir (imkansıza yakın bir şey), onun ürününe sevgiyle yaklaşırım.
Saniyen biz talep etmediğimiz halde neden zorla bize destek çıkılıyor? Biz gerekli insanlardan destek bekliyoruz zaten. An itibariyle 2 yıllık programımız ve gündemimiz hazır durumda. 6 ay sonra çıkacak derginin işleri yapılıyor şu an. Destek çıkacaklar belirlendi.
Salisen bu ne tür bir seciyedir? Bir insan hem dergileri ve çıkarmış olduğumuz kitapları adresine emrediyor hem de neşrettiği kitabı satın almamızı istiyor. Hem bu kitabı adrese istemek de neyin nesi? Neyin yüzsüzlüğü? Elinin altında internet var. Gir idefixten al. Askerde misin? Mahpus musun? Benim kendi protokol listem var. Onların adresine gönderirim. Sen benim listemde değilsin. Kitap aleniyken, bulunuyorken, baskısı tükenmemişken yazarından istenmez. Terbiyesizlik, görgüsüzlüktür bu. O yazdığınız lirik şiirimsilere haksızlıktır bu.
Bak bu lafları sadece ona söylemiyorum. Bunun türevleri var bu memlekette. Rahat bırakın olum bizi. Bu gençliği bırakın. Sadece Ahmet’e yüklenmek de hata. Onun üzerinden o tarz adamlara/kadınlara sesleniyorum. Haddinizi bilin. Gücünüzü bilin. Bizi deli etmeyin. Öyle şeyler yaparız ki gidip isminizi değiştirmek zorunda kalırsınız. Asliye mahkemeleri isim değiştirme davalarıyla dolar. Madem “adıyla çalışan sirkeci kadınlarından”sınız, artizlik yapmayın! Şimdilik adını anmıyorum. Daha doğrusu biraz değiştirerek buraya yazıyorum Ahmet Aday’ın. İnşallah kendisi değiştirmek zorunda kalmadan o güzel adını, tacizlerinden vazgeçer.
Kendime adıma konuşuyorum dergimi de bir parça temsil ettiğim için ağzımı bozmuyorum. Yoksa bu tür adamları sağ bırakmam. Bilen bilir. Kendi adıma benden bir yaş bile büyük adama tahammülüm yoktur. Bu bir zaaf mı? Zaaf. Neyse.
Vuuuu süper bi arkadaşmış bu. Bence, sev onu. Böyle cesur insanlara ihtiyaç var.
YanıtlaSil